Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Nov 17
Rating:
Ölümlü trafik kazalarında kaza sonucu hayatını kaybeden şahsın desteği ile hayatlarını idame ettirenler kazaya neden olan kişi veya kurumlarından yoksun kaldıkları destek oranından tazminat talep edebilirler. Türk Hukuk Sistematiği içerisinde kural olarak zarardan dolaylı olarak etkilenen kişilere tazminat hakkı verilmemişken destekten yoksun kalma tazminatı bu kuralların istisnasını oluşturmaktadır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 53/1-3 bendinde belirtilen ve 55.maddesinde daha net açıklanan destekten yoksun kalma tazminatını talep edebilmek için ana koşul; ölenin desteği ile hayatını devam ettirmektir. Bu madde ışığında destek sözcüğünün hangi hususları kapsadığına değinmek gerekiyor. Burada destek sözcüğü ile desteklenen kişiye fiili bir yardımda bulunulması, bakılması veya ileride bakılma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olması yeterlidir. Dikkat edilirse kanun desteklenen şahısların kapsamını geniş tutmuştur. Destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilmek için ölen şahsın mirasçısı olmak vb. şekilde herhangi bir koşul aramamıştır. Fiilen bakım şartının oluşması durumunda burs verilen bir öğrenci dahi destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilir. Destekten yoksun kalma tazminatı nitelik olarak maddi tazminat kapsamındadır.
Destekten yoksun kalma tazminatındaki destek kavramı sadece maddi destek olarak kısıtlanmamıştır. Yargıtay’da yerleşik uygulamalarında bu desteğin maddi tazminatın ötesinde olduğunu kabul etmiştir. Yargıtay’a göre yapılan yardımın sadece parasal nitelikte olması gerekmez. Eylemli ve düzenli olarak yapılan hizmet yardımları da bu tazminat kapsamında destek olarak kabul edilmiştir. İşte bu hizmet edimlerinden yoksun kalınması halinde de bu zararlar destek yoksun kalma tazminatı kapsamında talep edilirler.
Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken birçok husus dikkate alınır ve bu doğrultuda bir rakam belirlenir. Hesaplama yapılırken zarara neden olan kişi veya kurumun kusur oranı, ölen kişinin yaşı-mesleği ve yıllık gelir durumu ve destekten mahrum kalan kişilerin yaşları-cinsiyetleri-yakınlık durumları dikkate alınır. Bu hususlar doğrultusunda bir tazminat rakamı hesaplanır ve ölenin desteğini alan kişiler arasında paylaştırılır. Bu paylaştırmanın nasıl yapılabileceği hususuna yüzeysel olarak değinirsek, ölenin tüm malvarlığı 1 pay olarak alınır ve destek olduğu kişilere verdiği desteğin malvarlığına oranı hesaplanarak tazminat paylaşımı bu doğrultuda yapılır.
Yine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 21.04.1982 gün, 1979/4-1528 E., 412 K. sayılı kararında; “BK’ nın 45. maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır, sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. O halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devem edeceğinin anlaşılması yeterli görülür” ilkesi benimsenmiştir.
Destek kavramının kapsamına ileri doğması kuvvetle muhtemel desteklerde girer. Örneğin ölüm trafik kazası sonucu hayatını kaybeden bir çocuk ise bu çocuğun ileri ki zamanlarda ailesine destek olacağı kuvvetle muhtemel bir varsayımdır. Bu nedenle ileri ki zamanlarda ölenden destek görme ihtimali olan kişiler ölüme neden olan kişi veya kurumlardan destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilirler. Bu tazminat hesabında da çocuğun yetenek ve nitelikleri ile yaşı önem kazanır. Ancak burada farazi bir destek hali söz konusu olduğu için çocuğun özelliklerinin yanı sıra ana ve babanın özellikleri de dikkate alınır.
Destekten yoksun kalma tazminatında desteklenen şahıslar bu desteği ispat etmeden tazminata hak kazanamazlar. Ancak bazı şahıslar bakımından desteğin ispatlanmasına gerek yoktur. Yerleşik mahkeme kararlarında anne ve baba, çocuklar, kardeşler, karı-koca, nişanlılar, nikâhsız birlikte yaşayanlar ve ölünceye kadar bakma borçlusu olanlar bakımından destek hali karine olarak kabul edilmiştir.
Destek yoksun kalma tazminatının ödenmesinde aynen tanzim mümkün olmadığı için bu tazminat irat şeklinde veya sermaye olarak ödenir. Ödemenin ne şekilde yapılacağına bulunulan halin durumuna göre hâkim karar verir. İrat şeklinde ödeme kaba deyimle taksitle ödeme olarak açıklanabilir. Bu ödeme şeklinde kazaya neden olan kişi veya kurum hâkim tarafından takdir edilen tazminatı belirli dönemlerde ve belirlenen rakamlarla ödemek zorundadır. Sermaye şeklinde ödeme ise bütün tazminat rakamının bir defada yoksun kalanlara ödenmesi olarak açıklanabilir.
Av. Halil İbrahim ÇELİK – Av. Tuğsan YILMAZ
iyi günler avukat bey. kardeşler destekten yoksun kalma tazminatı talep ederken yargıtay’ın, ölenin destek olduğunun ispatlanmasına gerek duymadığını, kardeşler arasında destekliğin karine olarak kabul edildiğinden bahsetmişsiniz. rica etsem söz konusu kararlardan birini paylaşabilir misiniz?