Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on May 26
Rating:
I. İşçi Bakımından
2822 sayılı kanuna göre, toplu iş sözleşmesi yapma ehliyeti, yapılacak sözleşmenin kapsamına girecek işyeri veya işyerlerinin içinde bulunduğu işkolunda kurulu işçi sendikalarına tanınmıştır.(md 12). Eskiden de olduğu gibi işçi konfederasyonlarının toplu sözleşme yapma ehliyeti yoktur. Ancak ehliyete sahip olmak toplu iş sözleşmesini yapmak için yeterli değildir. Kanun bir işyerinde veya belirli işyerlerinde yahut işletme sözleşmesi kapsamına giren işyerlerinde toplu sözleşmeyi yapabilmesi için sendikanın ‘yetkili’ olmasına ilişkin düzenlemelere yer vermiştir.
2822 Sayılı Kanuna göre, işyeri veya işyerleri için yapılacak toplu sözleşme yetkisinin elde edilebilmesi, biri önkoşul (buna baraj da denilmektedir)niteliğinde olan iki koşulun varlığını gerektirir. (md 12/1).
Birinci koşul, işçi sendikasının, kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az % 10’unu (tarım ve ormancılık, avcılık ve balıkçılık işkolu hariç) üyeliğe kaydetmiş olmasıdır.
İkinci koşul, sendikanın toplu iş sözleşmesi yapmak istediği işyeri veya işyerlerinin her birinde çalışan işçilerin çoğunluğunun, yasal deyişle yarıdan fazlasının (bunu eskiden zaman zaman ifade edildiği gibi % 51 olarak değil, % 50 + 1 yarıdan bir fazlası olarak anlamak gerekir)kendi üyesi olmasıdır. Ancak işletme sözleşmesi için işverenin aynı işkolundaki işyerleri bütün olarak göz önüne alınıp yarıdan fazla çoğunluk buna göre hesaplanacaktır. İşçilerle yapılan iş sözleşmesinin belirli veya belirsiz süreli olmasının bir önemi yoktur. Uygulamada ‘geçici işçi’ veya ‘muvakkat işçi’ olarak adlandırılan ve bazen oldukça kısa süreli olarak çalıştıkları halde kendilerine ‘daimi işçi’ denilenler de belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışanlar gibi işçi sayısının belirlenmesinde hesaba katılacaklardır. Bunun gibi, yetki için yapılan başvuru tarihinde işyerinde mevcut mevsimlik işçiler de çoğunluk tespitinde göz önüne alınacaktır. Yargıtay’ca aynen onanan isabetli bir mahkeme kararına göre çoğunluk tespitinde alt işveren işçilerinin ise dikkate alınmaması gerekir.
II. İşveren Bakımından
2822 Sayılı Kanunun 12. Maddesinde, bir işveren sendikasının üyesi işverenlere ait işyerleri için, sendika üyesi olmayan işverenin ise kendi işyeri veya işyerleri için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili olduğu belirtilmiştir. Bu hükümde yetkiden söz edilmekle birlikte, ehliyet de ortaya konulmuştur. Bu düzenlemeye göre, toplu sözleşme yapma ehliyetine sahip işveren tarafı, işveren sendikaları veya sendikalara üye olmayan işverenlerdir.
Yargıtay’ ca verilen bir kararda işverenin, üyesi bulunduğu işveren sendikasının muvafakati dışında işçi sendikası ile anlaşarak imzalamış olduğu toplu iş sözleşmesinin hükümsüzlüğüne karar vermiştir.
Yargıtay başka bir kararında, toplu iş sözleşmesi yapılması ile ilgili konularda işverenleri temsilen dava açmaya işveren sendikalarının yetkili olduğu ve tek başına işverenin husumete ehil bulunmadığını belirtmiştir.
Yorum yap