Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Nov 10
Rating:
Bahis, dünya tarihinde milattan öncesine kadar dayanan bir kavram olup, bilinen ve kayıtlara geçen ilk bahis oyununun M.Ö. 600’lü yıllarda Yunanistan’da gerçekleşen Olimpiyat Oyunlarında oynandığı bilinmektedir. Bu tarihten önce de ilkel toplumlarda “yemek” üzerine bahis yapıldığı tahmin edilmekte fakat buna ilişkin kesin bir kaynak bulunmamaktadır.
Ülkemizde de 19. yüzyılın ortalarında at yarışı oyunları ile başlayan bahis, ilk olarak 1959 yılında yayımlanan “Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Müşterek Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun”la birlikte yasal bir zemine oturtulmuştur. İnceleme konumuz olan bu kanunun 5. maddesi, zaman içinde çeşitli değişikliklere uğramış, 6495 sayılı ve 12/7/2013 tarihli kanunun 3. maddesi ile yapılan değişiklikle birlikte bugünkü halini almış ve 15/8/2017 tarihli 694 sayılı KHK ile de maddede yer verilen suçlara ilişkin Koruma Tedbirleri düzenlenmiştir.
Hükümet gerekçesinde, kanunun 5. maddesinde yer alan düzenlemeler ile spor müsabakalarında yasa dışı bahis ve şans oyunlarının, öngörülen cezalar ile caydırılması ve bahis ve şans oyunlarının idarenin verdiği ruhsata ve denetimine bağlanmasının amaçlandığı belirtilmiştir. Kanunun koruduğu hukuki menfaat, gerekçede ve Anayasa Mahkemesi’nin E. 2016/51 K. 2016/179 sayılı kararında açıklandığı üzere esasen idarenin ve idarenin verdiği yetkiyle bahis ve şans oyunları oynatan kişilerin mali çıkarlarıdır.
Fakat kanun bu haliyle, spor müsabakalarına dayalı olarak oynanan bahis ve şans oyunlarının tekelci bir yapı altında toplanmasına imkan vermekte ve sektörel rekabeti engellemektedir. Serbest piyasa koşullarında da tekelci ve rekabetsiz bir ortamda gündeme gelebilecek sorunlar herkesin malumudur. Dolayısıyla kanun, amaçladıklarını bir yandan gerçekleştirmekte diğer yandan ise sekteye uğratmaktadır.
7258 Sayılı Kanun Madde 5
7258 sayılı Kanunun bahis ve şans oynatma suçunu düzenleyen 5. maddesi;
Madde 5 – (Değişik: 12/7/2013-6495/3 md.)
Kanunun verdiği yetkiye dayalı olmaksızın;
a) Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli ve müşterek bahis veya şans oyunlarını oynatanlar ya da oynanmasına yer veya imkân sağlayanlar üç yıldan beş yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.
b) Yurt dışında oynatılan spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarının internet yoluyla ve sair suretle erişim sağlayarak Türkiye’den oynanmasına imkân sağlayan kişiler, dört yıldan altı yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
c) Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarıyla bağlantılı olarak para nakline aracılık eden kişiler, üç yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.
ç) Kişileri reklam vermek ve sair surette spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis ya da şans oyunlarını oynamaya teşvik edenler, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır.
d) Spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis veya şans oyunlarını oynayanlar mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından beş bin liradan yirmi bin liraya kadar idari para cezası ile cezalandırılır.
Bu madde kapsamına giren suçlarla bağlantılı olarak, spor müsabakalarına dayalı sabit ihtimalli veya müşterek bahis veya şans oyunlarının oynanmasına tahsis edilen veya oynanmasında kullanılan ya da suçun konusunu oluşturan eşya ile bu oyunların oynanması için ortaya konulan veya oynanması suretiyle elde edilen her türlü mal varlığı değeri, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun eşya ve kazanç müsaderesine ilişkin hükümlerine göre müsadere edilir.
Bu madde kapsamına giren suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
Bu madde kapsamına giren suçlarla ilgili olarak, 4/5/2007 tarihli ve 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun erişimin engellenmesine ilişkin hükümleri uygulanır.
Bu madde kapsamına giren suçların işlendiği işyerleri mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından ihtarda bulunmaksızın üç ay süreyle mühürlenerek kapatılır. İş yeri açma ve çalışma ruhsatına sahip işyerlerinin ruhsatları mahallin en büyük mülki idare amirinin bildirimi üzerine ruhsat vermeye yetkili idare tarafından beş iş günü içinde iptal edilir.
(Ek fıkra: 25/8/2017- KHK-694/23 md.) Birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (ç) bentlerinde düzenlenen suçlar ile 5237 sayılı Kanunun 228inci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında düzenlenen suç bakımından 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun;
a) 128 inci maddesinde yer alan taşınmazlara, hak ve alacaklara elkoyma,
b) 135 inci maddesinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması,
c) Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediğine bakılmaksızın 139 uncu maddesinde yer alan gizli soruşturmacı görevlendirilmesi,
ç) 140 ıncı maddesinde yer alan teknik araçlara izleme,
Tedbirlerine ilişkin hükümler uygulanabilir.
Düzenlemeye bakıldığında ilk olarak, suçun hukuka aykırılık unsurunu kaldıran bir nedenin varlığının kabul edildiği görülecektir. “Kanunun verdiği yetkiye dayalı olmaksızın” ibaresi, alt bentlerde sayılan fiilerin, verilen yetki çerçevesinde işlenmesi halinde hukuka uygun olacağını dolayısıyla suçun oluşmayacağını belirtmektedir.
Hükümde düzenlenen ve suç teşkil eden fiiller özgü suç kapsamında değildir. Beş bentte sayılan bütün suçlar herkes tarafından işlenebildiğinden fail herkes olabilecektir.
Söz konusu suçların mağduru ise ilgili düzenlemeden ve hükmün gerekçesinden anlaşıldığı kadarı ile toplumdur. Yukarıda da belirttiğimiz üzere bu hükümdeki temel amaç devletin mali çıkarlarını korumak olduğundan, bu doğrultuda suçun mağdurunun toplum olduğunu söylemek mümkündür.
Savunma Avukatı başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.
7258 sayılı kanununda düzenlenen ilgili bütün suçların oluşabilmesi için manevi unsurun kast derecesinde olması gerekip, taksirli hareket bu suçları oluşturmaz. Kanımızca; ilgili suçların düzenlenmesinde amaçlanan hukuki yarar göz önünde tutulduğunda, bu suçların ancak doğrudan kastla işlenebileceği kabul edilmelidir. Olası kastın da suçun oluşumu için yeterli kabul edilmesi halinde, korunan hukuki menfaat ile karşılaştırıldığında ölçüsüz olacak ve kişilerin bu doğrultuda ciddi yaptırımlarla karşılaşması daha muhtemel hâle gelecektir.
İlgili suçlarda fiil unsuru çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir.
Bahis Oynanmasına Yer Ve İmkan Sağlama Suçu
Hükmün “a” bendinde “oynatmak ya da oynanmasına yer veya imkan sağlamak” suçun fiil unsurunu oluşturmaktadır. Söz konusu fiil internet erişimi yoluyla gerçekleşebileceği gibi fiziki bir ortamda oyunların oynanmasını organize etmek şeklinde de olabilir. Maddenin “a” bendi bu anlamda genel bir çerçeve çizmekte, diğer bentler ise daha spesifik fiilleri düzenlemiştir.
Bu suçun cezası 3 yıldan 5 yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezasıdır. Hapis cezası ve para cezası birlikte öngörülmektedir.
Bahis Oynanmasına İnternet Yoluyla ve Sair Suretle Erişim Ve İmkan Sağlama Suçu
Erişim “b” bendindeki suçun oluşması için yurt dışında oynatılan bahis ya da şans oyunlarının, internet yoluyla veya değişik yollarla erişimini sağlayarak Türkiye’den oynanmasına imkan sağlamak gerekmektedir. Sözgelimi Türkiye’de oynatılan bahis ya da şans oyunlarına internet yoluyla erişim sağlayarak Türkiye’de oynanmasına imkan sağlamak “a” bendindeki suçu oluştururken, yurt dışında oynatılan oyun olduğu durumda “b” bendindeki suç oluşur.
Bu suçun cezası 4 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasıdır. Ek olarak para cezası düzenlenmemiştir.
Ceza Davası Avukatlık Ücretleri yazımızı da okuyabilirsiniz.
-Yüksek Mahkeme ilgili suçlarla ilgili yürütülen kovuşturmalarda, toplanan delillere ilişkin hangi fiili oluşturup oluşturmadığı yönünde eksik inceleme yapılmasını bozma nedeni saymaktadır;
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/33005 E. , 2018/2251 K.
“1-T.C. Mersin 7. Sulh Ceza Mahkemesi’ nin 10/04/2013 tarih ve 2013/417 D.İş. sayılı kararı gereği sanığın kiralayıp kullandığı yerde yapılan arama sonucu 013400005530 seri numaralı siyah renkli …. marka bilgisayar kasasına el konulduğu halde; 19/08/2013 tarihli emanet eşya makbuzu ile Frisby ibareli toplama bilgisayar kasasının emanete alınıp müsaderesine karar verildiği ve yine dosyada bulunan inceleme raporunun hangi bilgisayar kasasında bulunan hard disk üzerinde yapıldığının tespit edilememesi karşısında; sanığın kiralayıp kullandığı yerde bulunan ve dava konusu olay sebebiyle el konulan eşyaların doğru bir şekilde tespitinden sonra, bu eşyaların konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek, sanığın; internet yoluyla ve sair suretle erişim sağlayarak kanunun verdiği yetkiye dayalı olmaksızın spor müsabakaları ile ilişkili olarak sabit ihtimalli veya müşterek bahis oynatıp oynatmadığı, oynanmasına yer veya imkân sağlayıp sağlamadığı ya da yurt dışında oynatılan her çeşit bahis veya şans oyunlarının Türkiye’den oynanmasına imkan sağlayıp sağlamadığı hususlarında rapor alındıktan sonra, hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden,..”
– Yine aynı şekilde yurtdışında oynatılan şans oyunlarına erişimin ne şekilde kurulduğuyla ilgili yeterli inceleme yapılmaması da Yüksek Mahkemece bozma nedeni olarak görülmüştür;
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/32506 E. , 2017/1899 K.
“2- Suç tarihinde; sanık …’a ait Müptela İnternet Kafe isimli iş yerinin bitişiğinde yer alan, arama esnasında 21/01/2011 tarihli tutanak ile el konulan … futbol maç bahis listesinin bulunduğu büro ve eklentilerinin kim tarafından kullanıldığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespitinden ve ele geçen eşyalar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, hangi ülkede oynanan şans oyununa ne şekilde erişim ve imkân sağlandığı hususunda bilirkişi raporu düzenlettirildikten sonra sonucuna göre sanık …’ın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
…
BOZULMASINA,”
Bahis Oyunlarıyla Bağlantılı Para Nakline Aracılık Etme Suçu
Hükmün “c” bendinde söz konusu bahis ya da şans oyunlarıyla bağlantılı olan paraların nakline aracılık etmek fiilinin de suç oluşturacağı düzenlenmiştir. Para nakline aracılık etmek fiili gerek paranın fiziken bir yerden başka bir yere nakledilmesi şeklinde gerekse de sanal ortamda bankalar üzerinden yapılan aktarımlarla gerçekleştirilebilir.
Bu suçun cezası 3 yıldan 5 yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıdır. Hapis cezası ve para cezası birlikte öngörülmüştür.
Bahis Oynanmasına Reklam Suretiyle veya Sair Suretle Teşvik Etme Suçu
Maddenin “ç” bendi ise kanımızca diğer bentlere göre daha farklı ve tartışmaya açık bir fiil öngörmüştür. İlgili bentte belirtilen “reklam yoluyla veya farklı yollarla söz konusu bahis ya da şans oyunlarını oynamaya teşvik etmek” fiilinin gerçekleşmesi suçun oluşumu için yeterlidir. Teşvik etmek TDK’ya göre “isteklendirmek, özendirmek” anlamına gelmektedir. Buna göre salt reklam vermek suçun oluşumu için yeterli olmamakta, verilen reklamın teşvik edici yani kişilerde istek uyandırması veya kişileri özendirmesi gerekmektedir. Nitekim tartışma konusu da budur. Zira reklam sektörünün genel esaslarınca, her reklamın hedef aldığı belli bir kitle olduğu ve dolayısıyla o reklamın da o kitleye göre yorumlanması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu nedenle ilgili bentteki teşvik etmek fiili ve buna bağlı olarak “isteklendirmek ve özendirmek” fiilerinin kime ve neye göre değerlendirileceği problemli bir noktadır. Kanımızca bu bent, Ceza Hukuku ilkelerinden “belirlilik ilkesi” ‘ne aykırılık teşkil etmektedir. Hâl böyle olunca; Türk Ceza Hukuku’nun “fiil ceza hukuku” uygulaması gereğince söz konusu bent fail lehine yorumlanarak reklam yoluyla teşvik etmek fiili dar bir değerlendirmeye tabi tutulmalıdır.
Bu suçun cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adli para cezasıdır. Hapis ve para cezası birlikte düzenlenmiştir.
Ağır Ceza Davaları yazımızı da okuyabilirsiniz.
Bahis Oynama Suçu
Son olarak hükmün “d” bendinde, bahse konu bahis ya da şans oyunlarını oynayan kişilere yönelik bir düzenlemeye gidilerek, idari para cezası öngörülmüştür. Dolayısıyla bu hükümde, ceza hukuku anlamında özgürlüğü kısıtlayıcı bir ceza yaptırımı olduğu söylenemez.
Avukatlık hizmetlerimiz bakımından iletişim sekmesinde bilgilerimizden bize ulaşabilirsiniz.
7258 5d ye itiraz yapılırsa sizce bir sonuç alınır mı? İfade yada delil olmadan sadece yapılan bir havaleye, somut delil olmadan oluşan bir cezaya itiraz sonuç verir mi?