Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Apr 8
Rating:
Aile konutu, eşlerin evlilik birliği içinde çocuklarıyla birlikte yaşadıkları ve yaşamsal faaliyetlerinin merkezi haline getirdikleri düzenli bir yerleşim yeridir. Aile konutunun Türk hukukunda Türk aile yapısı nazara alınarak diğer ülkelerden daha önemli bir yere sahip olduğunu söyleyebiliriz. Eşlerin aile bütçesinin ortak bir noktasını oluşturan aile konutu, kanunun açıkça düzenlemesiyle, diğer eşin açıkça rızasının bulunmadığı hallerde bu konutla ilgili bazı işlemlerin yapılamayacağı yönünde emredici hükümler içermektedir. Bahsi geçen düzenleme Türk Medeni Kanununun 194.maddesinde mevcuttur. Buna göre;
Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.
Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hâkimin müdahalesini isteyebilir.
Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir.
Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı hâline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.
Eşlerin huzuru, çocukların geleceği ve ailenin mutluluğu açısından bir güvence niteliğindeki aile konutu, aile konutu üzerinde hak sahibi eşin kötüniyetli işlemlerine karşı diğer eş ve çocuklar açısından bu düzenlemeyle birlikte koruma altına alınmaktadır.
Aile konutu şerhi, o konutun bir aile konutu olduğunu üçüncü kişilere açıklayan, açıklayıcı bir niteliktedir. Şerh, mahkeme kararı ile ya da tapu sicil müdürlüğüne gerekli evrakların teslimi ile konulabilmektedir. Konutun aileye özgülenmesiyle birlikte mal rejiminden ayrı olmak üzere korunmaya başlanan aile konutu, konutun aile konutu olma özelliğini kaybetmesine kadar bu korunmasını devam ettirir. Aile konutu aşağıda örnek Yargıtay kararı verildiği üzere evlilik birliğinin sona ermesiyle bu özelliğini yitireceği gibi, eşlerin konuttan tamamen taşınmaları, yine eşlerin anlaşarak aile konutunun bu özelliğine son vermeleri halinde de aile konutu özelliğini kaybetmektedir.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ
Esas : 2012/2193
Karar : 2012/26057
Tarih : 05.11.2012
AİLE KONUTUNUN SATILMASI ( Tapu İptali Davası Sürerken Boşanmanın Kesinleşmesi )
TAPU İPTALİ ( Aile Konutu )
BOŞANMA ( Aile Konutuna Etkisi )
Başlangıçta davacı eşin açık rızasına bağlı olan satış işleminin;
( Gerçekleşen boşanmanın bir sonucu olarak, taşınmazın aile konutu niteliğini kaybetmesi ve bu nedenle artık eşin rızasının aranması gerekliliğinin ortadan kalkması sebebiyle ) geçersizliği ileri sürülemez duruma gelmiştir.
Bu nedenle boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte davanın konusu kalmamıştır.
DAVA VE KARAR
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI
Dava, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın davacı eşin rızası hilafına davalılardan Z. K.`a yapılan satışı nedeniyle bu kişi adına oluşturulan tapu kaydının iptali ve taşınmazın tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir.
Toplanan delilerden; dava konusu taşınmazın 17.08.2007 tarihinde davalılardan Z. K.`a diğer davalı A. A. tarafından satıldığı, satış işlemleri sırasında aile konutu vasfındaki taşınmaz nedeniyle davacının açık rızasının alınmadığı sabittir.
Ne var ki tarafların Kangal Asliye Hukuk ( Aile ) Mahkemesinin 2007/180 esas, 2009/190 karar sayılı ilamıyla boşandıkları, boşanma hükmünün taraflarca temyiz edilmeyip kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Başlangıçta davacı eşin açık rızasına bağlı olan satış işleminin; gerçekleşen boşanmanın bir sonucu olarak, taşınmazın aile konutu niteliğini kaybetmesine ve bu nedenle artık eşin rızasının aranması gerekliliğinin ortadan kalkmasına yol açtığından, geçersizliği ileri sürülemez duruma gelmiştir ( TMK md. 194 ). Bu nedenle boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte davanın konusu kalmamıştır.
Açıklanan yönler gözetilerek konusu kalmayan dava hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ
Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.
Yazarlar
Av.Tuğsan YILMAZ
Av.Halil İbrahim ÇELİK
Didem TALGIR
Evlilik birliği içerisinde boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar olan süreçte aile konutunun anlamı, hükümleri, sonuçları hakkında daha fazla bilgi için diğer yazılarımız Aile Konutu Şerhi ve Boşanma Davasında Aile Konutu Nedir? Başlıklı yazılarımızı okuyabilirsiniz.
Davacı, davayı kaybettikten sonra, koydurttuğu aile konutu şerh durumu ne olur? Konut hala aile konutu olarak devam eder mi? Davayı kazan ( boşanmak istemeyen ve konutun maliki olan) koca konutu satabilir mi?
Aile konutu şerhi boşanmanın kesinleşmesi ile veya aile konutunun taşınması yahut aile konutu olmaktan çıkarılması durumunda kalkabileceğinden kalkmadığı takdirde konut satılamayacaktır.